25 Eylül 2015 Cuma

2015 VODAFONE İSTANBUL YARI MARATONU

26 Nisan Pazar günü, 1 yıl önce benim için kıvılcım niteliğinde olan yarı maratonu tekrar koşacaktım. Kendime baktığımda biraz daha antremanlı, ayakkabılarını değiştirmiş (asics kayano 21), koşarken su içebilen beslenebilen birini görüyordum bu kez. Süreyi aşağı çekmek primer hedefimdi. Ne kadar olacağı konusunu düşünmemiştim. Parkur biraz değişmiş başlangıç ve bitiş Yenikapı miting alanı olmuştu. Mevcut inşaat alanı nedeni ile alan biraz karışıktı. Ayrıca birçok kategori aynı anda çıkıyordu yine.


2015 İstanbul Yarı Maratonu Parkur

Hafif saaktlığım devam ediyordu. Koşabilecek durumdaydım fakat yeni stilim yarışın tamamında etkili olacak gibi durmuyordu. Ayrıca bu kez yanıma jel de almayı ihmal etmemiştim. 2. yarı için ihtiyacım olacaktı. Etkinlik oldukça kalabalıktı. Start çizgisine olabildiğince yakın olmaya çaba gösterdim. Hala nabız ölçümü esaslı çalıştığımdan nabız saatim yanımdaydı. Rahat bir tempo ile ilerleyip duruma ve süreye göre bir taktik izleyecektim. Start verildiğinde yine düşürülme korkusu ile kendime alan yarattım ve bir tempo tutturdum. Maraton bitirmiş olmanın verdiği güven ile emin bir biçimde ilerliyordum. İlk km lerde sakin kalmaya çaba harcadım. Kalabalığın etkisiyle hızlanmak sonrası için bariz hata oluştururdu. 


868 no ile ben


Yarışın belirleyici kısmının geri dönüş kısmı olacağını düşünmüştüm. Planım dönüş sonrası jelimi tüketip hidrasyonu sağlayıp tempoyu arttırmaya başlamak ve finishi güçlü yapmaktı. Dönüşe yaklaştıkça biraz yorgunluk belirtileri göstermeye başladım ve vakit kaybetmeden jeli tükettim. Biraz ilerledikten sonra etkisini bariz hissettim ve çok fazla hızlanmamaya çalışarak istikrar sağladım. Enerjim yerine gelmişti ve ikinci yarıda artık zamana karşı ilerliyordum.




Kapalı bir gökyüzü ile başlayan yarış, bitime yaklaşırken güneşin etkisi ile sıcak olmaya başlamıştı. Son istasyonlardan birinden biraz su alıp tempoyu iyice arttırdım. Koşu birçok kategoriden yarışçı hala parkurda olduğundan kalabalıktı. Bitime yaklaşırken 10km koşan yarışçıları geçmeye devam ediyordum. Son km lere girdiğimde bir süredir aynı tempoda eşlik ettiğim grubu geçip hızlanmaya başladım. Güçlü bitirme alışkanlığımı bir kez daah gerçekleştirdim. Bir kez daha bitirmiştim. 01:38:29 ile bitirmiştim. Süremi geliştirmiştim, fakat 1.30 un altında kalamadığım için biraz buruk bir yarış olmuştu benim için. 5 dk soluklandıktan sonra yorgunluk adına bişey hissetmemem ise acaba daha iyisini yapabilirmiydim? diye düşünmeme sebep oldu. Dayanıklılığım arttığı hissi beni heyecanlandırmıştı. Daha farklı kategoriler ve ultralar için planlar yapmaya başladım. Daha da uzaklara koşmam gerektiğini yine hissettim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder